GÖZ MUAYENESİ
Seksenli yıllar, ehliyet alacağım… O zamanlar şimdiki gibi değil, öyle sürücü kursları, on-line dersler, manuel-otomatik vitesli araç kullanma seçeneği yok. Sıfırdan başlayıp adım adım ilerleniyor. İlk aşamalardan biri ise “Sağlık Muayenesi”.
İstanbul’da ehliyet için sağlık muayenesi yapılan birkaç Devlet Hastanesi var. Öyle her hastanenin sağlık raporu da kabul edilmiyor, illa ki Devlet Hastanesi olacak.
Sabahın köründe Haseki Hastanesi’nde oldum. O zamanlar Aksaray’dan Fındıkzade tarafına doğru giderken solda köşede yer alıyordu. Kayıt işlemleri bitti, muayene olunacak birimler öğrenildi ve sıra muayenelere geldi. Eski adıyla “asabiye”, kulak, dahiliye derken sıra göz muayenesine geldi ve bende bir panik başladı. Çünkü gözlerimde hafif bir bozukluk vardı. Bir gözüm uzağı, diğeri ise yakını daha iyi görüyordu. Dinlendirici olarak belli dönemlerde gözlük de kullanıyordum. Ancak gözlük kullananlar için ehliyet üzerinde “Gözlükle” ibaresi yer alıyordu. Ser’de gençlik var ya, bunu asla kabullenemezdim. Ya ehliyetimin üzerinde “Gözlükle” yazarsa? Yazmasın, ben her durumda gözlükle araç kullanırım. Sırada beklerken uzaktan harfleri her iki gözümle ayrı ayrı okumaya çalışıyorum ama nafile… Sağ göz tamam da sol gözümle alt sıradaki harfleri okuyamıyorum.
Sıra bana geldi… Göz doktoru kafasını önündeki kayıt defterinden kaldırmadan “Bir gözünü kapat, yukarıdan aşağı harfleri oku” dedi. SOL elimle SOL gözümü kapattım ve hiç zorlanmadan okudum. “Şimdi diğerini kapat ve oku!” komutu geldi. Ne mi yaptım? Bu kez SAĞ elimle SOL gözümü kapatıp aynı şekilde “zorlanmadan” harfleri okudum. Sonuç? Muayeneden sağlam raporu aldım ve sahip olduğumda ehliyetimin üzerinde “Gözlükle” ibaresi yer almadı.