OFFF MÜTHİŞ!
1984 yılının bahar ayları. Üniversitedeyim. Dersimizin başlamasına 2 saat kadar var. Sınıf arkadaşlarımla beraber Orta Kantin’in arka tarafındaki çimenlik alana oturmuş, bir yandan çay içiyor, bir yandan sohbet edip zaman geçiriyoruz.
Boğaziçi’nin bahar ayları gerçekten bir başka. Havasından mı, ortamından mı bilmiyorum ama hepimizin içi kıpır kıpır. Etrafımızda üniversitenin kadrolu kedileri ve köpekleri geziniyor. Ara sıra yanımıza gelip paylarına düşeni alıp gidiyorlar.
Kadrolu patililer haricinde etrafımızda koşturan bir köpek daha var. Sanıyorum ki misafir bir köpek. Çalışanlardan birinin ya da bir akademisyenin köpeği. Bir İrlanda Setter’i. Kızıla yakın uzun ve parlak tüyleri var. O da kendini Boğaziçi’nin ve baharın havasına kaptırmış, kendi kendine eğleniyor.
Tam bizim yakınımızdan geçerken ben arkadaşlarımın dikkatini çekmek için yüksek bir sesle “Off şuna bakın, çok güzel, müthiş, harika bir şey.” dedim. Tam o anda köşeden uzun saçları rüzgarda savrulan, alımlı, uzun boylu ve ince yapılı bir kız döndü. O da öğrenci. Kız ile göz göze geldik. Belli ki beni duymuş ve söylediğim cümlenin kendisi için söylendiğini zannetmişti. Ters ters bana bakıyor. “Şey, pardon. Ben köpek için söylemiştim.” Ancak ortalıkta köpek yok, çoktan uzaklaşıp gitmiş.
Kız başını iki yana sallayarak uzaklaştı. Bana inanıp inanmadığını bilmiyorum ama ben gerçekten köpek için söylemiştim.